Endüstriyel Dış Aydınlatma: Gölgelerde Neler Gizleniyor?

Sokaktaki herhangi birine en etkili dış mekân aydınlatmasının ne olduğunu sorsanız, muhtemelen mümkün olduğunca parlak olması gerektiğini söylerdi. Ne yazık ki yanılıyorlar.

Sezgiye aykırı olsa da çok parlak ışık, geceleyin endüstriyel bir alanda yürürken aslında güvenli olmayan koşullar yaratabilir. İşte, aşırı parlak ışığın çalışanlarınızın ve ziyaretçilerinizin güvenliği açısından neden olabileceği sorunlar ve neden loş ışığın tercih edilen seçenek olduğunun cevabı.

Çok Fazla Kontrast ve Işık Aslında Görmenizi Engelleyebilir

Bilgisayarınızda karanlıkta çalıştığınızı düşünün. Monitörünüz, üzerinde çalıştığınız şeyi görebilecek kadar parlak olabilir, ancak odanın geri kalanında ne olduğunu görmenizi zorlaştırabilir — oda zifiri karanlık olmasa bile.

Aynı şey dışarıda olduğunuzda da olur: Aydınlatılmış alanda ne olduğunu görebilirsiniz, ancak o yarıçapın dışındaki herhangi bir şeyi görmek zordur. Çok parlak ışık, özellikle parlak yüzeylerden gelen parlama olduğunda, çevrenizdeki her şeyi görmenizi engelleyebilir. Ön camlardan, parlak boyadan ve binaların pencerelerinden yansıyan ışık olduğunda bir otoparkta gezinmek zor olabilir.

Parlak ışığın yarattığı bir diğer potansiyel tehlike ise gölgelerdir. Alan tamamen projektörlerle aydınlatılmadığı sürece, belirli alanlar doğal olarak nispeten karanlığa düşecektir. Bu, örneğin, olası hırsızların arabaların yan tarafındaki gölgelerde saklanabileceği senaryolara yol açar.

İnsan gözünün ışığa oldukça hızlı uyum sağladığı doğrudur. Ancak çalışanlarınızın ve misafirlerinizin güvenliği söz konusu olduğunda, “oldukça hızlı” yeterli değildir.

Endüstriyel Dış Aydınlatma ve Çevre

Doğru yapılandırmayı ve ışık miktarını belirlerken, çoğu kişi kendi alanınızın hemen dışındaki ortamı hesaba katmayı ihmal eder. Sokaklar nasıl aydınlatılıyor? Peki ya ara sokaklar veya yeşil alanlar?

Endüstriyel alanınızın dışındaki alanlar sizinkinden çok daha zayıf aydınlatmaya sahip olabilir. Yoğun trafiğin olduğu alanınızın dışında, insanların yolunu aydınlatmak için yalnızca ara sıra bir lamba direği olabilir.

Tekrar ediyorum, buradaki konu gölgelerin yaratılmasıdır. Aydınlatmanız çevrenizden çok daha parlaksa, bu kötü niyetli kişilerin gizlenebileceği alanlar yaratabilir ve insanlarınızı riske atabilir.

LED'in Endüstriyel Uygulama Aydınlatması İçin Mantıklı Olmasının 7 Nedeni

1| Enerji Verimliliği

LED’ler, geleneksel akkor, floresan ve halojen aydınlatma seçeneklerinden yaklaşık %40-70 daha az elektrik kullanır ve bu da önemli enerji maliyeti tasarruflarına yol açar. Bu tasarruflar, aydınlatmanın uzun süre açık kaldığı uygulamalarda daha da artar. Dahası, LED armatürler, ışığı (ve boşa harcanan enerjiyi) her yöne küresel olarak yayan geleneksel ampullerin aksine, ışığı yarım küre şeklinde veya belirli yönlere yöneltebilir. Bu yönlendirme yeteneği, boşa harcanan ışığı ve enerjiyi azaltarak tasarrufa daha fazla katkıda bulunur. Kurulumunu yaptığımız fabrikamızda 50W asimetrik lensli projektörler kullanılmaktadır. Bu ürünler herhangi bir sistemden bağımsız olarak belirli bir süre içinde otonom çalışıp ışığı kısarak, şebekeden çekilen gücü 15W’a kadar düşürmektedir. Bu durumda bile herhangi bir gölge veya güvenlik riski oluşturmamaktadır.

2| Uzun Ömür

Akkor aydınlatmanın aksine, LED’ler asla “yanmaz”, zamanla sadece daha sönük hale gelirler. Kaliteli LED’lerin L90’da 100.000 saatlik veya lambaya ve armatüre bağlı olarak ilk ışık çıkışının en az %80’i olan bir nominal ömrü vardır. LED sistemleri, ticari ve endüstriyel ortamlarda uzun ömürleri sayesinde ampulleri değiştirmek için harcanan emeği azaltabilir ve genel bakım maliyetlerinizi düşürmenize yardımcı olabilir. Tahmini olarak fabrikanın dış aydınlatmasın kullandığımız armatürlerimizi 10 yıl boyunca değiştirmeyeceğiz!

3| Dayanıklılık

Bakım maliyetlerinin azaltılmasına katkıda bulunan bir diğer unsur da LED sistemleridir. Filamentler veya cam muhafazalar olmadan, LED armatürler kırılmaya karşı dayanıklıdır ve büyük ölçüde titreşime ve diğer darbelere karşı bağışıktır, yani endüstriyel ortama mükemmel şekilde uyarlanmıştır. Geleneksel aydınlatma genellikle cam veya kuvars dış yüzeyde bulunurken, LED’ler bunun yerine bir devre kartına monte edilir ve doğrudan darbeye karşı hassas olabilen lehimli uçlarla bağlanır; ancak akıllı telefonunuz kadar değil.

4| Anında Açılır, Hissettirmeden Kısılır

Birçok floresan ve HID lamba hemen tam parlaklık sağlamaz, genellikle maksimum çıkışa ulaşmak için yaklaşık üç dakika gerekir. Buna karşılık LED sistemleri, yeniden ateşleme gecikmesi olmadan anında %100 parlaklık yayar. Endüstriyel tesisler için bu, elektrik kesintisi veya sabahın erken saatlerinde kritik öneme sahiptir. Ayrıca ürün içinde kullanılan sürücülerdeki astro dim özelliği ile yoğun olmayan saatlerde ek bir sistem kurmadan kendi içinde ışığı istenilen kadar, istenilen zamanda hissettirmeden kısarak, konfor alanını maksimize eder.

5| Kamaş Kontrolü

Kontrol edilebilir, kısılabilir, 3000K veya daha düşük renk sıcaklıklarına sahip ve yukarı doğru giden ışığı en aza indiren aydınlatma ürünleri seçmek, ışık kirliliğini azaltmak için harika bir temel oluşturur. Bu uygulamada üst uzaya çıkan ışık sıfır ve uygun lensler ile sadece aydınlatılmak istenen alana doğru yönlendirilen ışık ile homojenlik maksimum, kamaşma ise minimum düzeydedir. Fabrikamızda kullanılan çevre aydınlatmaları 2200K ve CRI70 olması hem renk tonlarını görme konforunu arttırırken hem de böcekleri ve diğer kanatlı hayvanları rahatsız etmemektedir. Ayrıca sadece 5 derece eğimle mevcut sınırımızın dışına ışık çıkışı engellenmiştir.

6| Zeka İçin Bir Temel

LED sistemleri, özünde yarı iletken cihazlardır; elbette ışık yayarlar, ancak çok daha fazlasını yapabilirler. LED’ler, herhangi bir tesise bütünsel yeni enerji verimlilikleri getirebilen gelişmiş yeni sistemlerle doğal olarak uyumludur. LED ile tesis yöneticileri, tasarruf fırsatlarını sağlamak ve belirlemek için performansı sürekli olarak izleyebilir ve aydınlatmayı enerji depolama, güneş ve gazlı yangın teknolojisi seçeneklerinden diğer sistemlerle birleştirebilir.

7| IR veya UV Emisyonu Yok

Akkor lambaların kullandığı gücün %10’undan azı aslında görünür ışığa dönüştürülür; gücün büyük kısmı kızılötesi (IR) veya yayılan ısıya dönüştürülür. Aşırı ısı ve ultraviyole radyasyon (UV), insanlar ve malzemeler için yanma tehlikesi oluşturur ve tehlikeli kimyasallar, karmaşık makineler ve daha fazlasını içerebilecek endüstriyel bir ortamda kullanılırsa iki kat daha endişe verici olabilir. Çevre aydınlatmada kullanılan armatürlerimiz neredeyse hiç IR veya UV yaymaz. Ufukta daha fazla iyileştirme ile LED aydınlatma teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, LED’lerin maliyetlerinin düşmesine ve güvenilirliğinin artmasına neden olmuştur. Enerji verimlilikleri nedeniyle LED’lerin tüm uygulamalar için doğru seçim olduğunu varsaymak cazip gelse de seçim ışık kalitesi ve dağılımı, kısıla bilirlik ve beklenen kullanım ömrü gibi faktörlerin bir kombinasyonuna dayanmalıdır.